8 Şubat 2013 Cuma

Şu Dağın Ardında Yalnız Bir Bilge Yaşar mı?

,

Aklımda liseden kalma cevaplanmamış fizik sorularımla dolaşıyorum kampüste;cevaplayabilmek için internette araştırma yaptıktan sonra aklımdaki sorular azalmak yerine artıyor tabi...Soluğu okulumun fizik bölümü laboratuvarlarında alıyorum;lisede aklımda kalmış ne varsa Einstein'ın relativitesinden, kuantum bilgisayarlar ve mekaniğine kadar.Uzun saatler sonunda elimde Prof.Dr.Vlatko Vedral'in Gerçekliğin Deşifresi kitabı ile ayrılıyorum.


Kuantum mekaniğini anlamaya çalışırken,en çok akla gelen soru "Nasıl?"
Bu noktada yazar bize geniş bir kategori sunuyor;kitap üç temel başlıkta inceleniyor:"Bilgi kuramı;bilginin saklanması,işlenmesi,yayılması ve asıl soru tabi ki de "Tüm bu bilgi nereden geliyor?"

Kitabın okunurluk açısından çok kolay olduğunu söyleyemeyeceğim;yazar her ne kadar yalın anlatımı ile bolca örnekleme yapsa da bilinmesi gereken birçok kavram var;kitaba ara vererek çokça kendimi Vikipedi' de buldum. :) Yazar her bölümden sonra "Anahtar Noktalar" başlığı ile konuyu anahatlarıyla tekrar özetlemiş çok da güzel olmuş.

Şu kavramları bildikten sonra konuyu çok daha rahat anlamak mümkün:

-Shannon'un Bilgi Kuramı,Termodinamik
-Maxwell'in Şeytanı,Lalplace Şeytanı
-İndeterminizm(Zorunluluk),Determinizm
-Interference(Girişim),Dolanıklık,
-Analoji,Decoherence,Reduancy(Artıklık)


(Belli bölümlerin terimleri açısından biraz zorlaması dışında kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap)


İnsanlığın temel sorunu tüm evreni tek bir postulata indirgemek ve nasıl meydana geldiğini çözmek;tek bir yaratıcı ile açıklayabiliriz bunu belki ama yaratıcının gücünü de açıklamak;evrenden ve zamandan öncesini bilmek mümkün değil.(Bu gücü de açıklamaya çalışan bir postulat yaratmaya çalıştığımızda işler karışıyor,sonsuz döngü durumu.)Kitap 'creatio ex nihilo' ile açıklıyor.Başlangıcın bir hiçlik olduğu ve rastlantısallıkla evrenin oluştuğu.Hiçlik aklımızın sınırlarını zorlayan bir kavram,(ki bu termodinamiğin birinci kanunu da aykırı)hala cevabımızı alabilmiş değiliz.

Bu noktada rastlantısallık ve deterministlik kavramına bakmak gerekiyor.Bozuk paranın yazı mı tura mı geleceğini olayın sonuç olasılıklarına bakarak tahmin ederiz.Paranın bizim için yazı ya da tura gelme durumu rastlantısal bir olaydır.Ancak paranın ilk atış hızı,rotasyon enerjisi,dönme hızı,çevresi,çapı,tam bulunulan noktanın gravitasyon kuvveti,hava sürtünmesi vs. Tüm bu bilgileri bilsek bu olay rastlantısallıktan çıkıp bizim için determinist bir olay olacaktır. Entropi (bilgi) arttıkça, düzensizlik(rastlantısallık) azalır. Günlük hayatta basit olarak gördüğümüz bu olayın sonucunu hesaplamak için bu kadar bilgiye ihtiyaç varken evreni anlamak için şimdiki bilgi birikimimiz hatta tüm insanlığın bilgi birikimi yeterli mi?

Gerçekliğin Deşifresi bu noktada herşeyin bilgiye dayalı olduğunu bizlerinde bir bilgi biti olduğumuzu söylüyor.Tüm bu kuantum bilgisine dayanarak sosyal,ekonomik bilgiyi hatta kumarhanelerin bahis statejilerini de açıklıyor.

                                   
   
   "Everything is Information"  o halde yeterli bilgiye sahip olursak evrenden öncesini açıklayabiliriz.

Peki bu bilgiye sahip olmak mümkün mü?

Bilinen bilinenleri ve bilinen bilinmeyenleri biliyoruz ama bilinmez bilinmeyenleri bilmiyoruz.


ama bir yandan da Donald Rumsfeld der ki:



Bazı bilinmez bilinmeyenler şimdi artık bilinen bilinmezler ya da bilinen bilinenler haline geldiler.    

Tüm bunlar ışığında Vedral bize şu iki yolu mümkün kılıyor:

Ya evreni bir temele indirgemeye çalışacağız ya da elimizde olan bilgilerden yeni bilgiler yaratacağız.Sadece bir gözlemci olsak dahi bilgi üzerinde etkimiz hiç de az değil.Evrendeki bilgi (entropi) miktarı sürekli artıyor;entropi asla azalmaz.Evrendeki ilk bilgi iki boş kümenin etkileşimi ile oluştuysa (Von Neumann), aslında bilgi dediğimiz şey,bir anlamda gerçeklik sadece etkileşimle oluşan bir şey. Evrende bizden başka canlı var mı sorusuna sadece onlarla etkileşimde olduğumuzda,bilgi paylaştığımızda cevap verebiliriz öyleyse.

İlk gerçeklik bile boş kümelerin etkileşimi ile oluştuysa hayattan soyutlanmış uzak diyarlarda  tüm  her şeyi bilen bir bilgenin olması mümkün mü?

Asıl meselem olan Quantum Computer'ı anlamak için bu noktalar önemliydi benim için;peki neden quantum computera ve kriptolojiye ihtiyacımız var? Moore Kanuna göre zaten bir gün atom seviyesine kadar inmiş olacağız.Boole mantığında arama yapmamız için tek tek her biti kontrol etmek gerek,ama qubit mantığında tüm olasılıkları aynı anda değerlendirebiliyoruz.Quantum kriptoloji'de ise önemli nokta anahtar dağıtımının tamamen rastgele olması ve iletişim kanalının dinlenip dinlenmediğini çok daha kolay kontrol edebiliyor olmak.(Bu konuyu daha ayrıntılı ele almak için daha sonraya bırakıyorum.)

















0 yorum to “Şu Dağın Ardında Yalnız Bir Bilge Yaşar mı?”

Yorum Gönder